BANYONUZA YENİ DOKUNUŞLAR




Yeni hali son derece klasik ve sade olmuş. Ama bu haliyle çok güzel















Kendimizden, görüntümüzden, yaşadığımız mekanlardan hatta ve hatta çevremizdeki insanlardan bile sıkıldığımız anlar olur. Böyle zamanlarda biz kadınlar bazı küçük değişiklikler yapmayı severiz. Kimimiz saçlarının rengini değiştirir, kimimizse soluğu alışveriş merkezlerinde, pazarlarda alır, çantalarını doldurur. - (Maalesef ben onlardan olamadım):

İşte tamda bu yüzden herşeyin eski hali, yeni hali modası hepimizin ilgisini çeker. Bazen cesaretimizi toplayıp (e tabi değişikliğe göre bütçeyide toparlamak lazım) evimizin bazı bölümlerini yeniden dekore ederek hayatımıza küçük heyecanlar katabiliriz.

Ben banyolardaki değişikliklere bayılıyorum.
Tadını çıkarın !

Güzarman.




KOLTUK KILIFI DİKİMİ

İşte koltuk kılıfı böyle dikilir. Fotolar sondan başa oldu. Bilirsiniz tembelim biraz, o yüzden düzeltemeyeceğim. Siz en alttaki resimden başlayın. Yazının sonunda nereden alındığı bilgisi var. Eğer koltuğunuza kılıf dikmek istiyorsanız size gerçekten iyi fikir verecek bir iş. Mutlaka bakın. Kızımızı takdir ediyorum. Tek kelimeyle harika iş çıkartmış.





Güzarman























Kolduğun etekleri. Valla çok detaylı bir iş. Bunları zor buldum. umarım becerlik ev kadınlarının işine yarar.Ben bile dikebileceğime dair ümitlendim.



























































































































































































Bu koltukların kenarında bulunan yuvarlak şerit. Gördüğünüz gibi adını bile bilmiyorum. Siz biliyorsanız bana yazın. Ama en azından geçirme yöntemini öğrendim.






















Minderleri dikmek için güzel bir yöntem. Vaalla ben böyle beceremezdim.











































































sanırım bu alt kılıf direkt koltuğun üzerine yerleştirip dikiyor. Ölçü alımınada dikkat edin.



Alınan ölçüler ve parçalar kumaşın üstüne yerleştiriliyor. Böylece ne kadar kumaş gideceğini görüyor. Çok akıllıca ve israftan kurtarıyor.İlk iş bir deftere koltuğun parçaları çizilir. Bunun için önce ölçü alıyor.Merhaba Arkadaşlar,


Evimde iki tane koltuğum var. Sevgili kedim geldikleri ilk günden itibaren onların canına okudu. Bende bulduğum güzel kumaşlarla onlara kılıf dikmeye karar verdim. Tabi ilk günden beceremedim. Google sagolsun araştırdım, slipcover.vrya.net isimli siteden bulduğum bu kılıf dikimi fotolarını sizlerle paylaşıyorum. Valla kıza koca bir aferin çektim, ben asla bu kadar iyi yapamazdım. Umarım sizlerede fikir verir.

Ben mi? Şimdilik kendi kılıflarımı askıya aldım. Becerebilirsem burada sizlerle paylaşacağım.
Sevgiler

Güzarman

ANNEM SONUNDA BENİ EVDEN ATTI!


Sonunda annem beni evden tamamen attı. Diyeceksiniz ki bir anne çocuğunu evden nasıl atar? Merak etmeyin korktuğunuz şekilde değil. Ama 35 yaşına geldiğinizde tamamen bağımsız bir hayatınız olsada, hatta en az 18 senedir ayrı yaşasanız da annenizin sizi evden attığını hissedebiliyorsunuz.


En son iki sene önce memlekete döndüm. Anneciğim yıllardır gençliğimden kalan kitaplarımı elbiselerimi ve bazı çizimlerimi saklıyordu. Ne zaman eve gitsem her gittiğimde bir kaç parça eşyamı bana veriyordu. Önce bir kaç kitap, sonra sevdiğim bir iki kıyafet, derken sonunda her şeyimi bana geri verdi.


Bana ne zaman kutularca kitabımı vermeye çalışsa ben hep - Anne kendi evim olduğunda bu kitapları götüreyim, şimdi kirada oturuyorum vb. türünden bahaneler uyduruyordum.

Annemde yıllardır biraz kızıp sonra iç çekip, biraz dırdırlanıp kabul ediyordu. Her seferinde o dönemlerden kalan eşyalarım arasından atılacakları ayıklattırıyordu bana.


Son gidişimde yemedi tabii. Kalan son kıyafetlerimi, kitaplarımı hatta -en çok da icimi onlar acıttı- ilk, orta, lise karnelerimi verdi bana. Kalan son bir kaç koli kitap ve bir kaç kıyafetimle birlikte postaladı beni evden.


Niye şimdi yazıyorum bilmiyorum. Yazlıkları ve kışlıkları kaldırırken ortaokulda bana diktiği o mavi elbiseyi buldum. Ne havalı bir elbiseydi o. Düşük bel modaydı. Belinden kocaman geniş mavi bir şerit dikmişti. Onu büzdüğüm zaman belimde kocaman bir fiyonk olurdu. Canım dostum bir arkadaşım bize her geldiğinde giyerdi onu. Ben şişman ve tombul bir kızdım. O ise uzun boylu harika manken gibi bir kızdı. Dolaptan tüm kıyafetlerimi çıkarır hepsini tek tek giyer defile yapardık.


Ölçtüm, genişliği tam 50 santim. Çarpın ikiyle 100 cm. Amma tombikmişim ha. Şimdi 47 kiloluk bir kızım. Beden ölçüm 36. Pehh. Garip gelecek ama o zaman kendimle daha bir barışık, daha bir mutluydum. Tutkuyla bağlandığım idealleri olan bir taşra kızı.


Neyse, o zaman dikilmiş bu mavi elbiseye tekrar baktım. Dikişlerinin ne kadar kötü olduğunu farkettim. Kötü dikişleri olsada o zamanlar gözüme ne kadar güzel göründüğü, onu giydiğimde ne kadar mutlu olduğum geldi aklıma. Bayramlarda annemin bize diktiği o kıyafetlerin mutluluğunu anımsadım.


Ama biliyormusunuz annem, ne kadar iyi niyetlede olsada kalan tüm eşyalarımı bana vererek çok üzdü beni. Zaten boşanmalarından sonra oraya ne zaman gitsem bir burukluk olurdu içimde. Eskisi gibi yuvama dönmüşüm gibi hissetmezdim. Şimdi ise oraya gittiğimde karıştırıp mutlulukla anımsayacağım hiç bir şey bırakmadı bana.


Biten bir bayramın ardından hissettiğim tek şey annemin beni evden attığı.


Annem beni evden attı.


Geçmiş bayramınız kutlu olsun arkadaşlar.


Güzarman




TROPİKAL BANYO AKSESUARLARI

Aslında tropik esintilere sahip bir banyoya sahip olmak o kadarda zor değil. Banyonuzun duvar boyalarını, banyo perdesini ve bir kaç aksesuarı da değiştirerek tropik esintilere sahip bir banyoya sahip olmak mümkün.

Şahsen banyolarımızda gerçek pencereler olmamasından hoşnutsuzum. Çünkü bir kaç saksı çiçek eklemeyi çok istesemde banyoda gerçek gün ışığı olmadığı için yapamıyorum. Bir çiçeği azda olsa güneş ışığından mahrum bırakmakda pek benim tarzım değil.

Eğer duvarlarınızın rengini açık mavi, buz mavisi, beyaz vb. renklerle boyarsanız geriye sadece bir kaç aksesuar ekleyerek hoş bir görünüm elde edebilirsiniz.

Havlularınızın renginin aksesuarla uyumlu olmasıda işe yarayabilir.

Benden söylemesi.

Güzarman

TROPİKAL BANYOLAR


Güz'ün sözü:
Erkekler: Tıpkı köpekler gibidir, duşta bile işeyerek alanlarını belirlerler.
Kadınlar: Kocalarından önce işeyerek ilk kirleten olmak isterler.
Güzarman.
(Sex and City’den ilham aldımJ )

Aslında geçmişinde hamam bulunan bir kültüre göre oldukça zevksiz banyolarımız var. Nedense tüm mütahitler banyoların sadece musluk, duşakabin ve fayanstan ibaret olduğunu düşünürler. Bundan oldukça muzdaribim.

Yaşadığım ev kendime ait değil, bu yüzden banyomda pek fazla bir değişiklik yapamıyorum.
Hatta bir çivi bile çakmadım desem yeridir. Çünkü ben çakarsam benden sonra gelecek kiracının zevkine uymayabilir, oda bir tane çakar ve böylece zavallı duvarlar rezalet bir hal alır.

Neyse sadece göz zevkimi tatmin etmek için tropikal banyo fotoğrafları buldum. En azından evinde değişiklik yapma imkanı olanlar bunlardan ilham alabilir.
Bu evimde küvetim yok. Daha öncesinde dubleks bir evde oturuyordum. Hem alt katımda hem de üst katında küvetim vardı.

Bu günlerde canım oldukça sıkkın arkadaşlar. Her geçen gün durumumuz sanki daha kötüye gidiyormuş gibi hissediyorum. Tamam öncesinde de çok ahım şahım bir hayatım yoktu. Ama işten ayrıldıktan sonra sanki her şey daha kötüye gidiyormuş gibi hissediyorum.

Neyse canınızı sıkmayayım. Siz fotoğrafların keyfini çıkarın. Bende gidip bir duş alayım. Sizde durumlar nasıl ?
Güzarman



























































































HAYALLERİM, AŞKIM VE TOSKANA EVLERİ

Birkaç yıl önce bir film kiraladım. Adı “UNDER THE TOSCUN SUN” idi. Türkçeye Kızgın Güneş adı ile çevrilmiş. Neden orijinal isimleriyle çevirmediklerini pek anlamam. Neyse uzun lafın kısası oldukça romantik bir filmdi..

Filmde eşi tarafından aldatılan bir kadının Toskana’ya giderek orada bir ev alması ve hayatının aşkını ve güzel dostlar ile dolu yeni bir yaşama başlamasını anlatıyordu. Çok ilham verici bildiğimiz şu kadınca kaçışlarımıza yataklık edecek çok güzel bir film. Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Film ile ilgili detaylı bilgiyi bilahare yazarım.

Lafı çok uzatmayacağım. Ben bu film sayesinde Toskana’ya aşık oldum diyebilirim. Ve Toskana evlerine tabi.

Uçsuz bucaksız yeşil tepeler, tarlalar, harika bir şarap ve yüzyıllık ağaçların gölgesinde dinlendiğimi hayal ettiğim evlerden birkaç örnek.

Şu benim trilyonlarım geldiğinde (trilyon hikayemi bilmiyorsanız para ile ilgili yazılarımı okuyun) ilk yapacağım işlerden birisi oradan bir ev almak olacak. Baktım alamıyorum, bu durumda mutlaka her yaz oraya tatile gideceğim. Hem de aşağıdaki evlerden birisine.

Size de tavsiye ederim.

Güzarman

























































Hürriyet